Türk Futbol Tarihi Standı, bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açıldı. Lider Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle gerçekleşen açılışa ağır ilgi gösterildi. Türk spor tarihine ismini altın harflerle yazdıran teknik adamlar ve futbolcular da bu heyecanı yerinde yaşadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Serginin açılışını yapmak üzere bir ortadayız. Arşivlerden toplanan yapıtların, evrakların bir ortaya getirilmesiyle ortaya çıktı. Pek çoğunuzun muhtemelen birinci sefer göreceği dokümanlar mazimizin derinliğini de tabir ediyor.”
“Milli grubumuzun dünya üçüncülüğünün muvaffakiyetlerini gösteren materyaller var. Hafızamızda unutulmayacak anılar bırakan futbolcularımızla ilgili eserler var. Standımız futbol kardeşliktir temasıyla oluşturulmuştur. İnsanları tüm ayrımlardan bağımsız olarak bir ortaya getiren futbolun kuşatıcılığıyla karşılaştırılabilecek çok az şey vardır. Alandaki yüksek nabızlı rekabeti, kardeşliği bozmayacak formda sürdürmek sporseverlere mahsus bir davranıştır. Bizim için temel olan seyircilerin sergiledikleri dostluk manzaralarıdır.”
“Aylarca süren bir çalışmayla bu standın açılmasında emeği geçen arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. 1 kupayı ortadan bölmek suretiyle adeta barışa selam çakan bir anlayışın bu alanlarda beden bulduğu bir yaklaşım.”
“Kağıttan futbol toplarını yaptığımız ve taşlardan kale direği diker üzere direkler oluşturduğumuz, şimdiki futbol topları nere, kafayı vurduğu vakit kafanı paramparça eden o topları unutmak mümkün değil. O günlerden buralara geldik. Çamur, batak o alanlarda oynadığımız günleri unutmak mümkün mü?”
“Geriye kalan tek şey çalımlarla, asistlerle, gollerle, 90 + uzatma, hakemler de o vakit uzatma falan pek vermiyorlardı. 90 dakikaya sığdırılmış süper görsel şölenlerdir ve onların kahramanlarıdır. Bizim devrimizde o denli futbolcular var ki onları yalnızca yetenekleriyle değil örnek alakalarıyla anıyoruz.”
“Mesela tahminen de dünyanın en kabiliyetli oyuncularından, bizim elimizdeki açık tribün kartıyla Dolmabahçe’ye fiyatsız girerek Lefter üstadımızı izliyorduk. Lefter’i biz orta alandan gole varıncaya kadar, Lefter denilince akla ne gelir aşikardı. Tüm taraftarlarca futbolun ordinaryüsü olarak anlatılıyordu. Merhum Baba Hakkı, futbolcuların tamamımın ağabeyi olarak görülüyordu. Sarıyerli Dozer Cemil, tutkuyla bağlı olduğu kadrosunun renklerine gönlünü vermişti. Metin Oktay şutlarıyla ve bilhassa hava toplarına yükselişteki özellikleriyle hafızalarda yer almıştı.”