1 günde değişen hayat! Hem hayalindeki yeri hem de aşkını buldu

Tükenmişlik hissiyle işlerinden ayrılarak daha sakin ve uzaktan yürütebilecekleri alanlara yönelen beyaz yakalılar, soluğu artık köylerde alıyor. Mutluluğu işinden ayrılarak güneye yerleşmekte bulan Elif Gözde Orkunoğlu da onlardan biri. Orkunoğlu, göç etmeden önce 10 sene mali denetçi ve finans müdürü olarak görev yaptı. İyi bir kariyer ve gelire sahip olsa da plazalarda sıkışıp kalma hissi onu çok mutsuz ediyordu. Ani bir kararla bilgisayarını kapattı ve sonunun ne olduğunu bilmediği bir yolculuğa çıkmaya karar verdi. Şimdilerde ise kendini İstanbul’dan Muğla’ya göçen bir gezgin ve girişimci olarak tanımlıyor.

Elif Gözde Orkunoğlu istifa ettikten sonra risk alarak tüm birikimiyle çocuklar için bir kitabevi ve kafe açma kararı aldı. Hayali olan bu proje pandemi dönemine denk geldiği için işleri beklediği gibi gitmeyince bir süre sonra kapatma kararı alan Orkunoğlu o süreci, “Yeniden yoğun çalışmaya başladım. Kendi işimin patronu olmanın dışında İstanbul’un kalabalığının ve kaosunun içinde olmak beni mutsuz etmeye devam etti. Bu süre zarfında kendi içimdeki dönüşümü daha da derinleştirecek NLP, meditasyon, reiki, mandala eğitmenliği gibi çeşitli eğitimler aldım. İşte asıl yolculuk, ‘kendi özüme yolculuk’ o zaman başladı” sözleriyle anlattı.

 ‘ARACIMI 1 GÜNDE SATIP KÜÇÜK BİR KARAVAN ALDIM’

Yıllarca yakın çevresine İstanbul’dan gideceğini ve küçük bir kasabada yaşamak istediğini söyleyen Orkunoğlu, etrafındakiler tarafından hep eleştiriyle karşılandı. Çevresindeki hemen hemen herkesin, “Büyükşehirde yaşamaya alışan küçük kasabada yaşayamaz” dediğini aktaran Orkunoğlu kararının nasıl değiştiğini, “Bu söylenenlere ben de inandım ve adım atmaya cesaret edemedim, kabullendim. ‘Vardır bir bildikleri ‘dedim. Ancak ruhuma, benliğime bir türlü söz geçiremedim. Gerçekten dedikleri gibi mi diye keşfetmek için ani bir kararla otomobilimi bir günde satıp bütçemin yettiği küçük bir karavan alarak şehirden yavaş yavaş kısa seyahatlerle uzaklaşmaya başladım. Hayatımdaki eşyalar ve insanlar azaldıkça, doğayla bütünleştikçe dünyam genişledi, zihnimdeki dış sesler sustu ve Ege’de bahçeli bir evde yaşama hayalimi emekliliğe bırakmama kararı verdim” sözleriyle anlattı.

PLAKAMDAN İKAMETGAH ADRESİMİ BULANLAR OLDU’

Satın aldığı karavanla tek başına seyahat eden gezgin, ilk başlarda ailesinin ve arkadaşlarının yollarda olmasını hiç desteklemediklerini de söyledi. Ancak, “Benim için ‘yolda özgürleşmek’ bir araca binip yola çıkıp gezerek özgürleşmek değil. Bir kadın olarak ‘Bunu yapamazsın veya şunu yapmalısın’ diyenlerden de özgürleşmek” diyen Orkunoğlu, “Bu özgürleşme yolculuğumda tuhaf durumlar içinde de kaldım” diyerek yaşadıklarını da anlattı:

“Mesela plakamın kayıtlı olduğu ikametgâh adresimi bulmayı marifet sanan kendini bilmezlerle baş etmesini öğrendim. Karavanım Abant’ta çamura saplandığında çıkmak için debelenirken direksiyon milini kırıp bir traktörden yardım aldım. Ağva’da kamp yaptığım ıssız bir ormanda zifiri karanlıkta karavanın enerji sistemi çökünce tir tir titreyerek eve döndüm. İki kez belimdeki fıtıklar patladı; yürüyemedim, hastanelik oldum. Bunların hiçbiri beni yıldırmadı çünkü yolculuklarımda koşulsuz yardıma koşan, sofralarını açan çok güzel yürekli insanlarla tanıştım. Ateş yakmayı, odun toplayıp kesmeyi, ağaçlara sarılmayı, bilinmeyeni keşfetmeyi deneyimledim.”

 20 YIL SONRA GELDİĞİ DATÇA’DA KOCASIYLA TANIŞTI

Bu dönemde pandemi yasakları izin verdiği ölçüde bir kafede kazandıklarıyla geçimini sağlayan Elif Gözde Orkunoğlu, “Pandemide gelirimin düşmesi sebebiyle kısıtlı bütçelerle, kısa rotalar yaparak ve minimal yaşayarak yolculuklarımı gerçekleştirdim. Hatta yeri geldi evdeki eşyalarımı satıp onun parasıyla seyahat ettim” bilgisini paylaştı.

1.5 sene önce İstanbul’daki evini ve iş yerini kapatma kararı verdikten sonra karavanı ‘Özgür’ ile Güney Ege’de uzun bir yolculuğa çıkan Orkunoğlu, “Beni hayal kırıklığına uğratan ilişkilere inat mucizelere inanmaya da devam ettim. Ne zaman ki korkularımdan özgürleşip koşulsuz sevgiye kalbimin kapılarını açtım, hayat mucizesini gösterdi. Kaş’ta başlayan yolculuğum 20 yıl aradan sonra geldiğim Datça’da son buldu. Datça’da bir kamp alanında eşim Murat ile tanıştım. Kendisi de Datça’da çalışmaya ilk kez gelmiş bir İstanbullu. İlk görüşte aşk hikâyesi bizimkisi. Her şey o kadar hızlı ilerledi ki 3 ay içinde evlendik ve hayalimiz olan Güney Ege’ye yerleşmeyi seçtik” diye konuştu.

Elif Gözde Orkunoğlu’nun hem eşi turizm sektöründe çalıştığı hem de eşsiz bir doğaya sahip olduğundan yaşamak için ilk tercihleri Marmaris’in Hisarönü Köyü oldu. 6 aylık dönemsel eşyalı bir ev tutan çift, o günleri ise şöyle anlattı:

“Bahçemizde meyve ağaçları, komşumuzun bahçesinde inekler, tavuklar vardı. Güneşin doğuşuna ve batışına her gün şahitlik edebiliyorduk. Turizm sezonu açılınca ikimiz de aynı otelde çalışmaya başladık ve ev ihtiyacımız o dönem ortadan kalktı. Karavanda yaşamaya başladık. Çalıştığımız yerden memnun kalmayınca Marmaris’i çok sevmemize rağmen uygun bir iş ve ev bulamayışımız bizi Bodrum’a getirdi. 1 aydır Gümüşlük’te bahçesinde meyve ağaçları olan, yıllık kiraladığımız evimizde emekli hayatı yaşıyoruz.”

‘2 KİŞİLİK AİLE İÇİN AYLIK EN AZ 15 BİN LİRA ŞART’

İstanbul’da kapattığı evinin kirasıyla kendisine gelir yaratan Elif Gözde Orkunoğlu, aynı zamanda eşiyle birlikte birkaç ay önce sağlıklı yaşam ürünleri alanında doğrudan satış yapan global bir firmanın bayiliğini de aldıklarını dile getirdi. Şimdi Bodrum’daki evlerinin bahçesinde genellikle online çalışarak hem satış yapıyor hem ekiplerini büyüterek geçimlerini sağlıyorlar. Eskisi kadar kazanıp, eskisi kadar seyahat edemediklerini söyleyen Orkunoğlu, “Buna rağmen keyfimiz çok yerinde. Oksijensiz, ruhsuz plazalardan ve kaostan uzak özgürce yaşayacak kadar kazanıyoruz. İlerleyen zamanda geçinme derdinin ötesinde kazanmaya başladığımızda dünya turuna çıkmak en güncel hayallerimiz arasında” ifadelerini kullandı.

Yaşadıkları bölgedeki ev fiyatları hakkında da bilgi veren çift, geçtiğimiz yıl Marmaris ve Bodrum için 2 bin-2 bin 500 lira civarında olan bir köy evinin kirasının şu an 5 bin liradan başladığına dikkat çekti. Ege bölgesinde arsa ve ev fiyatlarının maaşlı çalışanların satın alamayacağı kadar yüksek olduğunu dile getiren aile, “2 kişilik bir aile geçtiğimiz yıl ortalama aylık 7-8 bin liraya sahil kasabalarında yaşayabiliyorken, bu sene minimum 15 bin lira gelirle yaşayabilir hale geldi. Maliyetler oldukça yüksek ama bu hayallerimizin önünde engel değil” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir